| Diğer Rütbelere Alımlar. | |
|
+84Savannah C. Madden Agathias Sedona Treveaux Eldridge Midgley Lucian Langeais Frideswide Aurangzev Gisela Müller Amy Pond Andreina Barries Marius Moore Karina García Dolores Aaron Boswell Ringëril Squidna Caitria Cormack Evyleen Beaumont Blythe Boivin Alyona M Klavdiya Quentin Altamura Blaise Cynnton Milen Ignatov Ignazio Moratti Ivonne Vàrkony Béatrice Vladya Lucretia Morales Belinda Vàrkony Tania Ortuño Fritjof Tyra Wijmie van der Linde Attila Qinghai Celestina Christel Sky Massingberd Dorian Dujardin Seoirse Rowan Elameria Vera Dantes Orlena Cher Daveney Marishka Delilah Malkavian Dorian Grace JunHo Flynn Chadwick Adreanna Vladislav Lora Hawkins Bendt Ahlefeldt Luke Bront Charles Quinn Luanna Guadalupe Claudia Chelestis Charlotte D. De'Lauthé Rose James Seçmen Şapka Gordon Warner Ofélia Marcelline Behzat Ç. Kaname Kuran Judas Rainhard Nienna Elenasse Adam Axel Polyhymnia Qixinâ Billius Amorthane Seryoja Arkadyevna River Dunetz Yulia Mullendore Josephine Laurens Alexander Augustine Joanna Beth Svensson Marilou Sláine Elizabeth Rhea Stonewall Woman in White Winter Clausen Kyle Cleveland Alewndra Palyaço Adelphe Ida Rigola Connie Porter Essence Marley Claire Belle Adrasteia Quiwen Meg Margold Josefiina Ilmarinen Maxim Querta Eslina Senalda Passion L. O'Sheila Bjørn Devereaux 88 posters |
|
Yazar | Mesaj |
---|
Kaname Kuran Piyanist
Mesaj Sayısı : 15 Kan Durumu : Safkan. Rp Partneri : Sorcha.
| Konu: Geri: Diğer Rütbelere Alımlar. C.tesi Mart 17, 2012 3:11 pm | |
| Ad ve Soyad: Kaname Kuran Yaş: 19 İstenilen Meslek: Piyanist. İstenilen Mesleğin Açıklaması ~ RP Örneği: Admine pm olarak yollayacağım. | |
|
| |
Adrasteia Quiwen
Mesaj Sayısı : 2016 Kan Durumu : Safkan. Rp Partneri : He is like a cage, Richard.
| Konu: Geri: Diğer Rütbelere Alımlar. C.tesi Mart 17, 2012 3:34 pm | |
| | |
|
| |
Behzat Ç. Cinayet Masası, Komiser
Mesaj Sayısı : 42
| Konu: Geri: Diğer Rütbelere Alımlar. Ptsi Mart 19, 2012 8:06 pm | |
| Behzat Ç. 42 Cinayet Masası, Komiser (büyücü) Lucy Carrigan | |
|
| |
Adrasteia Quiwen
Mesaj Sayısı : 2016 Kan Durumu : Safkan. Rp Partneri : He is like a cage, Richard.
| Konu: Geri: Diğer Rütbelere Alımlar. Ptsi Mart 19, 2012 9:46 pm | |
| | |
|
| |
Ofélia Marcelline
Mesaj Sayısı : 28 Kan Durumu : Safkan.
| Konu: Geri: Diğer Rütbelere Alımlar. Salı Mart 20, 2012 3:42 pm | |
| Ad ve Soyad: Riona Madden Yaş: 22 İstenilen Meslek: Müzisyen RP Örneği: - .:
Anuja Jain benim.
| |
|
| |
Adelphe Ida Rigola
Mesaj Sayısı : 495 Kan Durumu : Safkan. Rp Partneri : Jaiden.
| Konu: Geri: Diğer Rütbelere Alımlar. Salı Mart 20, 2012 3:47 pm | |
| | |
|
| |
Gordon Warner Arkeolog
Mesaj Sayısı : 2 Kan Durumu : Safkan
| Konu: Geri: Diğer Rütbelere Alımlar. Cuma Mart 23, 2012 10:21 pm | |
| Gordon Warner 27 Arkeolog Arkeologlar çalışmalarını çoğunlukla eskiden insanların yaşadığı varsayılan yerleşimleri gün yüzüne çıkararak yürütürler. - Spoiler:
Silindi.
| |
|
| |
Seçmen Şapka Seçmen Şapka
Mesaj Sayısı : 476 Kan Durumu :
| Konu: Geri: Diğer Rütbelere Alımlar. C.tesi Mart 24, 2012 8:58 am | |
| | |
|
| |
Rose James
Mesaj Sayısı : 164 Kan Durumu : Bulanık.
| Konu: Geri: Diğer Rütbelere Alımlar. C.tesi Mart 24, 2012 9:53 am | |
| Ad ve Soyad: Robin Roona Yaş: Yirmi sekiz. İstenilen Meslek: Dublör. İstenilen Mesleğin Açıklaması: ~ RP Örneği: Jasmine Shi | |
|
| |
Maxim Querta
Mesaj Sayısı : 673 Kan Durumu : Safkan. Rp Partneri : Elim Reçel'in dötünde -pardon, cep diyecektim.
| Konu: Geri: Diğer Rütbelere Alımlar. C.tesi Mart 24, 2012 10:31 am | |
| | |
|
| |
Charlotte D. De'Lauthé Hogwarts Şifacısı
Mesaj Sayısı : 440 Kan Durumu : safkan olsa gerek. Rp Partneri : Elbet, onun da bir beyaz atlı prensi çıkacaktır, öyle değil mi?
| Konu: Geri: Diğer Rütbelere Alımlar. C.tesi Mart 24, 2012 2:33 pm | |
| Charlotte D. De'Lauthé 30 Hayat Kadını, genelev sahibi. Genelevin sahibi olan annesi ölünce genelev sahipliği ona geçti. Şu anda hem yönetiyor, hem de mesleğini icra ediyor kendileri. Payton A. Ramolino, Majesta W. Wizardking | |
|
| |
Adrasteia Quiwen
Mesaj Sayısı : 2016 Kan Durumu : Safkan. Rp Partneri : He is like a cage, Richard.
| Konu: Geri: Diğer Rütbelere Alımlar. C.tesi Mart 24, 2012 3:08 pm | |
| | |
|
| |
Claudia Chelestis Bitkibilimci
Mesaj Sayısı : 60 Kan Durumu : Safkan
| Konu: Geri: Diğer Rütbelere Alımlar. Çarş. Mart 28, 2012 3:02 pm | |
| Claudia Chelestis 17 Bitkibilimci Hogwarts'ı son senesinde bırakmıştır ve nadir bitkileri araştırarak, yetiştirerek ve bunlardan iksirler yaparak geçimini sağlar. Priscilla Derichs | |
|
| |
Adelphe Ida Rigola
Mesaj Sayısı : 495 Kan Durumu : Safkan. Rp Partneri : Jaiden.
| Konu: Geri: Diğer Rütbelere Alımlar. Çarş. Mart 28, 2012 3:17 pm | |
| | |
|
| |
Luanna Guadalupe Slytherin V. Sınıf
Mesaj Sayısı : 46
| Konu: Geri: Diğer Rütbelere Alımlar. Perş. Mart 29, 2012 3:36 pm | |
| Ad ve Soyad: Luanna G. (işin aslı soyadımı yazamıyorum.) Yaş: 19 İstenilen Meslek: Borgin&Burkes çalışanı. İstenilen Mesleğin Açıklaması: Sahibesinin izni var kanks. RP Örneği:
En son Luanna Guadalupe tarafından C.tesi Haz. 23, 2012 1:15 pm tarihinde değiştirildi, toplamda 1 kere değiştirildi | |
|
| |
Adelphe Ida Rigola
Mesaj Sayısı : 495 Kan Durumu : Safkan. Rp Partneri : Jaiden.
| Konu: Geri: Diğer Rütbelere Alımlar. Perş. Mart 29, 2012 3:41 pm | |
| | |
|
| |
Charles Quinn Yazar
Mesaj Sayısı : 594 Kan Durumu : Viski Rp Partneri : Çok kaba, kimse istemiyor onu.
| Konu: Geri: Diğer Rütbelere Alımlar. Çarş. Nis. 04, 2012 6:56 pm | |
| Ad ve Soyad: Charles Quinn Yaş: 30 civarı düşünüyorum İstenilen Meslek: Yazar İstenilen Mesleğin Açıklaması: Gerek yok sanırım. RP Örneği: Nils Wojcik, Freyja Jorgen diğer hesaplarım, rpleri mevcuttur. | |
|
| |
Bjørn Devereaux Ravenclaw VI. Sınıf, Sınıf Başkanı
Mesaj Sayısı : 1279 Kan Durumu : Safkan. Özel Yetenek : Meta.
| Konu: Geri: Diğer Rütbelere Alımlar. Çarş. Nis. 04, 2012 7:04 pm | |
| Başvurunuz onaylanmıştır. Rütbeniz veriliyor. | |
|
| |
Luke Bront
Mesaj Sayısı : 59 Kan Durumu : Melez.
| Konu: Geri: Diğer Rütbelere Alımlar. Çarş. Nis. 04, 2012 7:59 pm | |
| Ad ve Soyad: Alice Sorrel Yaş: Otuz iki. İstenilen Meslek: Azılı hırsız. İstenilen Mesleğin Açıklaması: Neredeyse tüm dünya ülkelerinde aranan bir hırsız. Feci bir şey. RP Örneği: Jasmine Shi, Robin Roona. | |
|
| |
Adrasteia Quiwen
Mesaj Sayısı : 2016 Kan Durumu : Safkan. Rp Partneri : He is like a cage, Richard.
| Konu: Geri: Diğer Rütbelere Alımlar. Çarş. Nis. 04, 2012 8:10 pm | |
| Hırsız olarak verdim rütbeyi. Sorun olur mu? | |
|
| |
Luke Bront
Mesaj Sayısı : 59 Kan Durumu : Melez.
| Konu: Geri: Diğer Rütbelere Alımlar. Çarş. Nis. 04, 2012 8:11 pm | |
| | |
|
| |
Adrasteia Quiwen
Mesaj Sayısı : 2016 Kan Durumu : Safkan. Rp Partneri : He is like a cage, Richard.
| Konu: Geri: Diğer Rütbelere Alımlar. Çarş. Nis. 04, 2012 8:16 pm | |
| | |
|
| |
Bendt Ahlefeldt
Mesaj Sayısı : 2 Kan Durumu : -
| Konu: Geri: Diğer Rütbelere Alımlar. Perş. Nis. 05, 2012 2:16 pm | |
| - Bendt Ahlefeldt. - Henüz belirli değil. - Montrose Magpies Kovalayıcısı & Takım Kaptanı.- Spoiler:
Sekiz yaşında sorulmuştu hocası tarafından bu soru Jacques'a, "Bulutların arasında ki karmaşa rüzgarın yardımında mı ortaya çıkar? Canı istediğinde mi?" Kuru bir kalabalık hakimdi. Bir köşeden diğer bir köşeye koşan ve zihinlerinde çırpınan birkaç zevksiz kıpırtı uğruna mutlu olabilen insanların oluşturduğu topluluk. Büyük arityumuda kaplayan buydu her zaman ki gibi. Ayaküstü durup konuşan büyücüler, köşelerde ayakta dikilen fahişeler, etrafta uçuşan kağıt parçacıkları ve dev fıskiyenin dalgalı gürültüsü. Bu kalabalığı kaplayan bunca boş düşünce ne kadar değerli olabilirdi de böylesine büyük bir etkiye sahip olabilirdi. Onlarca insanı hatta belki yüzlerce, binlercesini bir koyun sürüsü gibi meşgul edebilecek kaç tane boş yalan bulunabilirdi? "Milyonlarca." Yüzünde yine o kimselerin olmadığı zamanlarda düşüncelerinin hoşuna gitmesiye doğru orantıda beliren gülümsemesi vardı. Bu onu iğrenç bir mahlukat gibi göstersede Jacques'in umrunda olmamıştı hiçbir zaman. Ellerini bağdaştırmış ayakta dikilirken arityumda ki binalardan birinin sekizinci katında ki ofisinden insanları izliyordu. Hepsinin yüzünde ki o basit, o saf gülümseme ve her birinin meşguliyeti adına barındırdıkları iyi niyet ne kadar onu sinirlendirsede bu onun çok hoşuna gidiyordu. İşte o, işte o Jacques'in kalbi olmalıydı. İşte o Jacques olmalıydı belkide. Burada, üç bin dolarlık takımın içinde ki hasta ruhlu beden değil. İşte orada aşağıda ki kalabalığı meşgul edebilen onlarca soru işaretinde olmalıydı o. Bunu kendi kendine düşünüyordu ve tekrar ediyordu işte. Kendi kendisine sorduğu her sorunun arasında gördüklerinin içinden kendisine ait fark edebildiği her kırıntıyı kendi fikirlerine ekiyordu. Belki birgün o ölü hasat onun hayatını kurtarabilirdi. Yada onu iyileştirebilirdi. Arkasına döndü. Teni her zamanki gibi solgun ve bedeni bitkin görünüyordu. Yeniden titremeye başladığı sağ eline hakim olmaya çalışarak sol bileğinin manşetini düzeltti. Sağ elinde, her parmağında takılı olan büyük ve farklı renklerden oluşan yüzük cümbüşü dokunuşlarını engellemiyordu. Bunu yaparken saatinede göz ucuyla bakmış ve masasının arkasında duran koltuğunu bir eliyle hafifçe sağa iterek masasına yaklaşmıştı. Siyah meşe olan masasının üzerinde duran karalama kağıtları ve dökümanların arasından aldığı kırmızı dosyayı işaret parmağıyla kendine çekti. Kapağını açtıktan sonra birkaç saniye gözleri dosyanın içinde ki yazılarda gezindi. Tekrar saatine bakıp doğrulduğunda masanın kenarında duran çekmecesini açtı. Altı ıslanmış durumda olan kese kağıdına sağ elini daldırdı ve birşeyleri yakaladıktan sonra elini çıkardı. Beyaz gömleğinin manşetleri kan olsada umrunda değilmiş gibi arkasına döndü tekrar. Ağır adımlarla büyük cama tekrar yaklaştı ve aşağıya, arityuma baktı. "Neden istediğimi kendi kendime sordum. Neden daha fazlası? Ciddiyim bunu kendime sordum. Tabii sadece sormuş olmak için." Bakışları aşağıda gezinen hareketli kalabalıktan avcuna kaymıştı. Yuvasından çıkarılmış iki göz tüm bağlarıyla Jacques'in elinde duruyordu. Bunlar Bölgesel Koruma Timi şefi Frederick Skeffington'ın gözleriydi. Bu adam Bakanlık dahil tüm Londra'nın güvenliğinden sorumlu olan kişiydi. En azından birkaç gece öncesine kadar.
~
Dört gün önce, ağır adımlarla küf kokulu odaya girdiğinde ağzından ve karnında ki kesiklerden kanı yerlere dökülen Frederick ağlıyor ve öfkeyle bağırarak küfürler ediyordu. Bunu hala dünmüş gibi hatırlıyordu Jacques. Odada üzeri kan olmuş iki adam onun odaya girdiğini görünce doğrularak geri çekilmişlerdi. Frederick denilen adam kısa boylu ve geniş omuzlu biriydi. Depoya getirilmeden önce uykusunda haince sıkıştırılarak uyutulmuş ve öyle kaçırılmıştı. Frederick atlatmaya çalıştığı şokun arasında, birkaç saniyelik duraklama esnasında Jacques geldiğini gördüğünde ilk önce şaşırmış daha sonraları şaşkınlığını atlatarak son birkaç haftadır olan olaylarda ki boş kalmış puzzle alanlarını bu adamın adıyla doldurduğunda büyük bir öfke ve kinle adama küfür etmeye ve ellerini bağlandığı yerden kurtararak adamın boğazına sarılmak istemişti. Onun sakinleşmesini sağlayarak onunla konuşmaya çalışmıştı jac ve onun adam üzerinde oynadığı birkaç dakikalık ağız oyunlarıyla fikir sahibi olduğu birkaç kişinin adresi onun çok işine yarayacağını düşündüğü an adamın işkencesine son verdirtmiş ve gözlerini kör bir bıçakla yerlerinden çıkarttırarak kendisine ayırtmıştı. "Orada görüşürüz Frederick." Odadan çıkmadan önce söylediği son sözler bunlar olmuştu ona karşı. Bu Jacques için hem bir jest hemde de Chirac ailesine mahsus gizli bir tılsımdı onun için.
~
Birkaç saniye elinde ki gözlerin içine baktı ve düşündü. Gerekli bir katlediliş daha. Aslnda kendi kendini rahatlatıyordu. Ve bundan sıkılınca göz yuvarlarını tutan eli sımsıkı kasılarak onları avcunun içinde ezdi ve parçaladı. Kan ve bir miktar sıvı avcunun içinden akarak yere damlarken Jacques camın arkasından aşağıya bakıyor ve teker teker seçtiği yüzleri teyit ediyordu hafızasında ki listeyle. Yüzünde birkaç dakikaya kadar barınan iğrenç gülümsemesi yok olmuş yerine ciddi ve boş bir bakış gelmişti. Birkaç aydır çalışılan bu gece için pek çok insan hazırlık yapmıştı. Yalnızca bireysel hazırlıklar değil bunun arkasında uzun ve zorlu bir bürokrasik destekte vardı. Ve tüm bunlar ne kadar yorucu yada can sıkıcı olsada amaca giden yolda pek çok şey mübahtı. Çocukluğunda ki evi düşündü. Gece erken yatması için onu zorlayan tavırları ve o hayalin içinde uykuya karşı ve belki annesine karşı alınan tepkiyi yeniden gördü zihninde. Öfke değildi. Sanki herşeyi sorgulama gereksinimi duyan eksik bir yetiştirilme evresinde sıkışmış sorunlu bir çocuğun yakarışı gibi. Bir sorundu. Bir sorundu dedi kendine evet. Bir sorundu.
Zamanın geldiğini düşündü. Asırlık yazıtların arasında çocukluğundan beri okuduğu kinin dışa vurumu büyük bir vurgun olmalıydı. Çocukluğundan beri tek oyuncağı belkide tek ilgi noktası yetiştirildiği yerdi. Ve yetiştirildiği yerden aklında kalan en büyük amaçta buydu. Kitaplardan, hocalarından ve yazıtlardan okuduğu herşeyde ki ortak nokta. Nesillerdir sıkışıp kalmış bir amaç. Ve Jacques'te sonsuza kadar adını yazdırmalıydı tarihe. O tekti öyle kalmalıydı. Elinde ki büzüşmüş organları havaya kaldırdı. Bu onun kiniydi. Ve göz kapakları aralanarak yukarı bakmıştı. Bu onun yakarışıydı. Ve sesi buz kadar soğuk ve kırılgandı. Bir hastanın ki gibi fısıltılı olan ses tonu, asırlardır saklanan sihirli kelimeleri fısıldadı. Bedeninde ki tüm kan damarları şişerken beyaz teni canlanmaya başlamıştı. Arityumda ki bazı insanlarınsa yüreklerine merak düşmüş ve kuru kalabalığın bir bölümü duraksayarak akışı bozmuşlardı. Büyük bir gürültüydü bütün binaların camlarının parçalanması. Ve devamında gelen haykırışlar, çığlıklar. Bakanlığın meydanını gürültü işgal ederken parçalanan cam kesitleri insanların üzerine düşüyordu. Arityumu aydınlatan tüm ışıklar güçlü bir rüzgarın şiddetinden kaçarcasına sönerek yok olmuştu. Hepsi Jacques'in avcunun içine saniyeler içersinde gömülürken, kuru kalabalığın arasında telaşa kapılmamış isimler asırlık kuralların gerektirdiği sislerin içine sokmuşlardı yüzlerini. Uykusundan uyanacak tek şey rejimlerdir sakinliği ve koyun sürüsünü güdebilen çimen tadında ki iktidarı yaşayan Büyüce Dünya değil. Toprak altında kalan bir tarikattı aynı zamanda.
| |
|
| |
Lora Hawkins Özel Öğretmen
Mesaj Sayısı : 124 Kan Durumu : Karışık. Rp Partneri : Aramakla bulunmaz, bulanlar arayanlardır, asdfg. Yaş : 29
| Konu: Geri: Diğer Rütbelere Alımlar. Perş. Nis. 05, 2012 3:19 pm | |
| Lora Hawkins. Yirmilerde bir şeyler de tam karar veremedim. Özel Öğretmen. Kızımız Seherbaz Akademisi'ni son senesinde bırakmış, karanlık sanatlara karşı savunmada başarılı bir insan. İşte böyle zengin, safkan ailelerin çocuklarına özel ders felan veriyor.- Spoiler:
Sihir İlimleri Akademisi Adalbert Waffling Özel Ödülü Sahibi, Lanet Kurbanları Dayanışma Derneği Onursal Üyesi, İkinci Derece Merlin Nişanı Adayı Doktor Nathaniel James Marchand –onu şahsen tanıyan herkes için sadece 'Nate' - bir zamanlar gür ve dalgalı olan ancak geçen yıllar boyunca hatırı sayılır bir miktarı dökülmüş, sonbahar yapraklarını andıran güzel saçları okşarken, gözyaşlarına hakim olmaya çalışıyordu. Sevdiği kadının gözkapakları hafifçe aralandığında gülümsemeye çalıştı adam ancak dudaklarındaki çarpık kıvrım pek ikna edici değildi. Yine de cadı, yorgun ve neredeyse gerçek bir gülümsemeyle cevap verdi ona. Uçuk pembe dudaklarındaki gülümsemeyle evlendiği kadına benzetti onu adam. Onun Myra’sına. Her zaman neşeli, hareketli, hiçbir zorluğun yıldıramadığı, iyi kalpli güzel cadı. Solgun, neredeyse bir hayaletinkini andıran yüzü göğsüne yasladı genç adam. Kadını kucaklayarak kaldırdığında, cadının ne kadar hafif olduğunu fark etti. Zaten zayıf olan kadın, gözlerinin önünde eriyordu resmen. Yatağa oturduğunda, Myra’nın her zamanki gibi tarçın kokan saçlarına gömdü başını. Myra cılız kollarını boynuna doladığında, gözyaşlarına karşı verdiği sürekli savaşta bir muharebe daha kaybetmişti Nate. Neredeyse beş yıldır bu lanete bir çare bulabileceklerine hala inanıyormuş, o güzel günlere gerçekten geri dönebileceklermiş gibi davranıyordu Marchand çifti. Ancak Nate’in gözünde, son umut ışığı söneli çok olmuştu. Ama rol yapmak daha kolaydı, hayatının tek aşkının gideceğini kabullenmekten, güzel cadının hüzünlü gülümsemesini son kez öpmekten. Ancak kaçınılmaz vedalarına çok uzun kalmadığını da hissediyordu büyücü. Yine de, son ana kadar hala umut varmış gibi davranacaktı. Myra dört direkli, gösterişli yataklarından eskisi gibi neşeli, sapasağlam kalkacakmış gibi. Ancak genç cadıyı kandırmak şöyle dursun, kendisi bile inanmıyordu artık buna.
Her şey o yüzük ilk kez laboratuarlarına girdiğinde başlamıştı. Çiftin masasında bulunan diğer her şey gibi, bu nesnenin de karanlık bir doğası olduğu aşikardı. Marchandlar, sihrin karanlık ve bilinmeyen yanıyla ilgilenirdi ancak Karanlık Lord’ların yaptığına benzer bir sebeple değil. Ölümsüzlük, ün, şan ya da zenginlik arayışı değildi onlarınki. Akademik meraklarının altında, karanlık büyü kurbanlarını iyileştirebilme arzusu yatıyordu. Büyünün yarattığı hasarı onarabilecek aydınlık bir büyü. Çoğu zaman başarılı olamazdı çift, çok çalışıyorlardı ve yaptıklarının yüzde yüz güvenli olduğu da söylenemezdi ama bir kişinin üstündeki laneti kaldırabilseler bile yetiyordu. Bakanlıkla ve dünya genelindeki büyü üniversiteleriyle iletişim halindeydiler. Söz konusu yüzüğü laboratuarlarına gönderen, Bakanlıktı. Yapılan bir baskın sırasında ele geçirilen bu takının üzerinde bir lanet olup olmadığını öğrenmek istiyorlardı. Marchand çiftinin pek hoş olmayan bir şekilde öğrendikleri üzere, cevap evetti. Nate, yüzüğün kırılıp karanlık bir büyü dalgasının Myra’yı vurduğu akşamı, bir şeyler yakalayabilmek umuduyla defalarca Düşünseli’nde izlemişse de tam olarak neyin ters gittiğinden hala emin değildi. Bir teorisi vardı. Aslına bakarsanız, birden fazla teorisi vardı ve en basitinin ana dayanağını anlayabilmek için bile sihrin pek uygulayıcı bulamayan, antik dallarından birinde doktoranızın olması gerekiyordu. Myra’nın gittikçe daha zayıf düştüğünü ve her insanın bir gün yüzleşeceği gerçeğe birkaç adımdan daha uzak olmadığını anlamak içinse okuma yazma bilmeniz bile şart değildi. Myra’nın bu kadar uzun süre dayanabilmesinin bile bir mucize olduğunu düşünüyordu Nate. Sürecin nasıl işlediği daha önce birçok başka kurbanda görmüştü. Eşinin beş yıldır hayatta olmasını sağlayan, denediği, sadece semptomları tedavi edebilen geçici çözümlerden ziyade sonbahar saçlı cadının güçlü olmasıydı. Cadı hayatı seviyordu. Onu seviyordu. Ve bir de, belki de en çok, kızları Lina’yı seviyordu.
Birçok kişi Messalina’yı (Kızın bundan hoşlanmadığını bilmelerine rağmen, ikisi de ona Lina diyordu. Kızları kendilerini başkalarına her zaman tam adıyla tanıtır ve Marchand çifti hariç herhangi birinin ona lakap takmasına izin vermezdi. Buna genç kızın neredeyse lanetlediği Büyükanne Marchand da dahildi.) kısaca bir ebeveynin en büyük kabusu olarak tanımlayabilirdi. Marchand çifti, yıllar önce kızlarıyla ilgili bazı şeyleri –Kızın cinsel hayatı, mugglelara karşı saldırgan tavrı, çataldil oluşu, bildikleri bir arkadaşının olmayışı, oynanmaması gereken büyü yasalarına olan merakı, emin olmasalar da büyük ihtimalle karanlık yanlısı bir grupta hem de yüksek bir rütbede oluşu bu şeylerden yalnızca birkaçıydı.- görmezden gelmeye karar vermişti. Lina dünyanın en paylaşımcı insanı olmayabilirdi belki ama yine de ondan başka bir insana kızım dediğini düşünemiyordu Nate. Gerçek ailesi hakkında hiçbir şey bilmedikleri kızın doğası buna ne kadar ters olsa da sarışının varlığı çiftin hayatına mutluluk getirmişti hep. Kız onlara kendisini sevdirmek için bir şey yapmamıştı aslında ancak küçük şeyler, Marchandların mutluluğu için yeterli olmuştu. Myra’yla ikisi alışverişe çıktığında kızın, annesine büyük bir heyecanla verdiği tavsiyeler, kadının moda anlayışını gülerek eleştirmesi ama aynı şeyi bir satış elemanı yapmaya kalkarsa ona hiç düşünmeden ağzının payını vermesi, Nate’in sıkılmasından alaycı bir tavırla yakınışı, birçok doğa tarihi müzesininkinden daha zengin koleksiyonu için uzun zamandır aradığı bir örümceği bulduğunda attığı kahkahalar, çiftin laboratuarlarına yaptığı ziyaretler, bu ziyaretler sırasında çalışmaları için yaptığı zekice ve karanlık doğasına kulağınızı tıkayabilirseniz, mantıklı yorumlar… Nate, hiçbir zaman tamamen kızın hayatının bir parçası olamayacaklarını biliyordu. Aslına bakılırsa kızın hayatı hakkında ellerinde olandan daha fazla bilgiyi kaldırabileceğinden de şüpheliydi zaten. Ancak kız, bir şekilde bağlantılarını korumuştu hep. Sadece önemsiz şeyler üzerinden olmuştu bu ama kızın, bunu sadece onlar için yaptığını, onun on yedi yıllık hayatında böyle bir ayrıcalığa başka kimsenin sahip olmadığını hissedebiliyordu kızıl saçlı büyücü.
Düşünceleri, Myra’nın gittikçe bir inferiusa benzemesinin getirdiği en büyük soruna dönüyordu sürekli. Messalina. Ona ne yapacaklardı? Bazen sarışının onlara tahammül etmesinin tek sebebi aralarında bir kan bağının olduğuna inanmasıymış gibi geliyordu Nate'e. Gerçeği öğrendiğinde, onlardan nefret edecekti kız. Bir kez kızın nefretini kazanırlarsa da, bunun geri dönüşü olmayacaktı. Myra’nın son günlerinde, böyle güçlü bir nefrete ihtiyacı yoktu. Ama öte yandan, eşinin bu gerçeği şahsen açıklamadığı sürece rahat edemeyeceğini de biliyordu. Başta, yıllar önce, kız okul mektubunu aldığında söylemeyi düşünmüşlerdi aslında. Ama o zaman hala umut vardı, Nate gelecek güzel günlere dair söylediği yalanlara gerçekten inanıyordu, Myra iyileştikten sonra söylerlerdi, hala vakit vardı, hala umut vardı o zamanlar. Marchandlar, normal şartlar altında, bugünün işini yarına bırakacak insanlar değillerdi ama üvey kızlarıyla yüzleşmeyi erteleyip durmuşlardı. Myra’nın daha ileri bir tarihi görüp göremeyeceği bu kadar şüpheli olmasa, ertelemeye devam da edebilirlerdi. Vaktinden önce solmuş güzel bir çiçeği andıran genç kadının alnına minik bir öpücük kondurduğunda, eşinin de gözyaşlarını tutamadığını anladı Nate. Onu tüketen lanete rağmen güzel eşiyle, hayatının aşkıyla vedalaşmak zor olacaktı, evet. Ama yapmak zorunda kalacağı en zor konuşma olmayacaktı. Hırçın, asi ve her an patlamaya hazır bir iksir gibi olan Messalina’yla yapacakları konuşmadan daha çok korkuyordu adam. "Lina. O-" diye başlamaya çalıştı Nate ancak sonbahar rengi saçlı cadının yorgun ama sakinleştirici mırıltısı susturdu onu. "Biliyorum. Söyleyeceğiz. İlk Hogsmeade gezisinde. Yaz tatili bekleyelim derdim ama o kadar zamanım yok, değil mi?" Nate, başını inkar etmek istercesine iki yana salladıktan sonra kadına, gerçekten sağlayamadığı bir güvenliğin hissini sağlamayı umarak daha sıkı sarıldı. Kollarının arasındaki genç cadı, gözkapaklarını bitkin bir tavırdı kapatırken, kaderini kabullenmiş bir havada fısıldadı. "Bizi asla affetmeyecek." Otomatik hareketlerle kadının saçlarını tekrar okşamaya başlamış adam, yalan söyleyecek gücü bulamadı kendisinde.
| |
|
| |
Bjørn Devereaux Ravenclaw VI. Sınıf, Sınıf Başkanı
Mesaj Sayısı : 1279 Kan Durumu : Safkan. Özel Yetenek : Meta.
| Konu: Geri: Diğer Rütbelere Alımlar. Perş. Nis. 05, 2012 8:11 pm | |
| Başvurunuz onaylanmıştır. Rütbeniz veriliyor. Bendt Ahlefeldt, Özel Mesajlarınızı kontrol ediniz. | |
|
| |
| Diğer Rütbelere Alımlar. | |
|