Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.



 
AnasayfaLatest imagesKayıt OlGiriş yap

 

 Üç Nokta

Aşağa gitmek 
2 posters
YazarMesaj
Ignatius Sacrél

Ignatius Sacrél


Mesaj Sayısı : 224
Kan Durumu : *

Üç Nokta Empty
MesajKonu: Üç Nokta   Üç Nokta Icon_minitimePerş. Şub. 02, 2012 8:28 pm

    Gökyüzünden dans ederek düşen kar taneleri bedeninin dört bir tarafını sarmışken saçlarıyla noel ağacına döndüğünü söyleyen insanlar Hogsmeade'e yönlerini çevirmiş bir şekilde ilerliyorlardı. Beresinin olmaması sebebiyle saçlarında biriken kar taneleri tenine değdikçe onu huylandırıyordu. Evet, iflah olmaz derecede kıvırcık saçlara sahipti. Arkasında kocaman ayak izleri bırakarak ilerlediği patikada babasından kalmış botları katır kutur sesler çıkarıyordu. Elleri, omuzları düşmüş kabanının cebinde ısınmaya çalışırken kirpikleriyle olabildiğince gözlerini korumaya çalışıyordu. Öyle bir tipi vardı ki havada, beş dakika hareket etmeden dursa kardan adama dönüşebilirdi. Yüzüne vuran soğuk içindeki incecik kazağın ardındaki göğsüne vuruyor, soğuktan titremesine neden oluyordu. Bu soğuğun göbeğine düşmüş olan okul gezisine neden çıktığı belliydi, okulda sadece cezaya kalan dengesi bozuk insanlarla kalmak pek de iç açıcı değildi. Bunu üçüncü sınıfta ilk elden tatmıştı. Gerçi dengesiz sıfatını kullanabilecek okuldaki son insan o olmalıydı. Okuldaki lakabı çupulcuyken... Gökyüzüne zar zor bıraktığı nefesi önündeki kar tanelerini uçururken görebildiği ilk çatının altında bulmuştu kendini. Göz kapaklarını nihayet kaşlarıyla birleştirirken yaşıtlarının da aynı amaçla Üç Süpürge'ye doluştuklarını görebiliyordu. Çıplak ve pespembe olan elleriyle buğulu camda iz bırakarak içeri girdi, sıcak hava anında yüzüne çarpmıştı. Sağ eliyle saçlarındaki kar tanelerini temizlerken boşta kalan elleri omuzlarını temizliyordu. Tek istediği sıcak bir köşede, bir o kadar sıcak birayı boğazından akıtmaktı. Tanıdık bir yüzden çok boş bir masa arıyordu gözleri. Kalabalıktan olabildiğince kaçan biri için burası cehennemden farksızdı. Yeşil gözleri üzerinden geçen bakışların bulunduğu masaya yöneldiğinde, içinde rahatlama hissi ve biraz da tedirginlik vardı. Çevresine bakındığında oturabileceği başka bir yer yok gibi gözüküyordu.

    “Fazla soğuk.” Yüzündeki tebessüm kaldırdığı kaşlarıyla birleşmiş, adımları kızın bulunduğu masanın taburelerinde son bulmuştu. Aynı sıralardan geçtiklerine emindi, fakat bu kadar tanıdık gelen bu kızı nasıl tanımıyordu? Tabi ki tanımazsın aptal. İçindeki ses kafasında yankılanırken insanlarla tanışmayı sevmediğini ona bir kere daha hatırlatmış oldu. “Ignatius ben. Oturmamın bir sakıncası olmaz sanırım?”

Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Elina Järvinen

Elina Järvinen


Mesaj Sayısı : 158
Kan Durumu : -

Üç Nokta Empty
MesajKonu: Geri: Üç Nokta   Üç Nokta Icon_minitimeCuma Şub. 03, 2012 2:17 am

Eldivenlerini çıkartırken bir yandan da burada boş masa bulabildiği için şanslı mı yoksa çok daha sessiz bir yer bulamadığından tam tersi mi olduğunu idrak etmeye çalışıyordu. Küçük bir kız olduğundan beri karın gökyüzünden minik damlalar halinde yere düşmesini harikulade ve son derece huzur verici olduğunu düşünmüştü; karda yapılan o ufak yürüyüşler, sıcak çikolatanın damakta bıraktığı tat... Şimdi ise pekâlâ dersleri tamamen unutturup yüzünde tebessüm açsa dahi, içindeki o küçük karamsarlık baş göstermiş ve Hogsmeade'de aradığı gibi sessiz bir yer bulamayacağını söylemişti; nitekim öyle de olmuştu. Hogwarts'ın o bunaltıcı havasını biraz daha solumak düşüncesi ise ağırlığını masaya koymuş, tam olarak neden kaçırmaması gerektiğini hatırlatmıştı ona. Beraberinde takılacağı tonla insandan ziyade yalnız olmayı tercih etmişti bugün; kendi çapında ufak bir kutlama yapıyordu işte, yeni şeylerin habercisi olacağını ümit ederek. Zaten insanların olduğunu düşündüğü kadar sosyalliğe, ilgiye merakı olan biri de değildi; sadece yalnız kalma korkusu da vardı onun, ironik. Ancak Vera'yı, şu an olduğu kız yapan en büyük etki geçmişiydi, özellikle annesi. Sırf bu yüzden ironik olarak adlandırılması gerekse dahi bunu kesinlikle severek yapardı. Geçmişinden utanmaması gerektiğini bile bile üzerine gidecek cesareti olmadığından gözardı etmeye çalışıyordu hep. Her şeyini, tüm sırlarını açabileceği tek kişi Solaine olmuştu şu ana kadar ki ona duyduğu güven ve saygı tarif edilemeyecek bir biçimde fazlaydı. Ancak kız, Vera'ya tam olarak istediğini bahşetmişti; yanında hiç çekinmeden kendisi olabileceği bir dost. Yanında hiç tereddüt etmeden konuşabiliyor, eğlenebiliyor veya kötü olarak nitelendirdiği her şeyi anlatabiliyordu. Bir an için merak etti, acaba o neredeydi şimdi? Ah, kimin umrunda.

Kendisini tüm bu düşüncelerden ayıran beklenmeyen bir cümle, bir soru oldu. Genç bir adamın sesi, yaşıtıydı sanırım? Üzerine yer yer kar düşmüş kıvırcık saçlar, kendisine doğrultulmuş yemyeşil gözler, fazlasıyla tanıdık bir çehre... Daha önceden gördüğünü, hatta sesini çok yakından duyduğunu anımsar gibiydi, sadece tam olarak nereden olduğunu kestiremiyordu. Çocuğu yavaşça süzdükten sonra sorusuna cevap vermek üzere dudaklarını araladı.
"Ah, elbette olmaz. Ben de Vera." Genç kız paltosunu, atkısıyla beraber toparlarken eli dolu geçen bir görevliden iki kaymakbirası istemeyi de ihmal etmedi. Sormaması kabalık olarak anlaşılabilirdi ama, kim kaymakbirası sevmezdi ki sonuçta? Özellikle de bu kadar soğuk havada içinizi ısıtabilecek o mükemmel şeylerden birisiyken. Birkaç saniyelik sessizlikten sonra çocuğun kendisine nereden bu kadar tanıdık geldiğini çıkartabilmişti. Adra'nın eski sevgilisi olan Hufflepuff'lı... Tabii ya. En azından yayılan dedikodulardan çıkarılabilecek olan buydu, detayları bilmiyordu veya öğrenmek istemiyordu zaten. Genç kız önüne gelen sapsarı saçlarını arkaya atarak sırf doğrulama amacıyla, belki de konuşacak konu olsun diye sordu."Hufflepuff, değil mi? Seni daha önceden gördüğümü hatırlıyorum, muhtemelen aynı sınıftayız. Açıkçası... Hakkında çok şey duydum."
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Ignatius Sacrél

Ignatius Sacrél


Mesaj Sayısı : 224
Kan Durumu : *

Üç Nokta Empty
MesajKonu: Geri: Üç Nokta   Üç Nokta Icon_minitimeCuma Şub. 03, 2012 10:29 am

    Kar taneleri kahverengi pencere pervazından geçemeyip, havaya karışırken ışınmak için içeri giren insanların arttığı saatlerde, insanların zamanını eğlenerek tükettiği ortadaydı. Küçücük masaların etrafında toplanmış insan sürüleri en ufak espriye kahkahalarla gülüp sessizliğe karışırken bir başka masa onlardan geri kalmıyordu. Evden olabildiğince uzaklaştığında eğlenmek, sanki işlenmemesi gereken bir günahmış gibi geliyordu. O kahkahalarını insanlara duyurduğunda bir anda evi çekip çevirmeye çalışan on yaşındaki kız kardeşinin gözleri aklına geliyor, Ignatius da arkasına yaslanıp sadece olanları gözlemekle yetiniyordu.

    Oturmasına izin veren ve üstüne kaymak birası söyleyen sarışın kızın gözleri masayı aydınlatırken, sözleri var olan dedikoduları tekrar ona hatırlatmıştı. Kız muhtemelen Ravenclaw veya Slytherin olmalıydı. Yeşil ve mavi bayrağın gölgesi altına hayatlarını sürdüren birtakım öğrencinin birbirlerini diğerlerine göre daha çok çekilebilir hale getirdiklerini biliyordu. Hele söz konusu kırmızı bayraksa, Ravenclawlı öğrenciler onlara daha yumuşak davranıyorlardı. Yıllardan beri böyle gelip gelmiş ve hep devam edecek bu hiyerarşi kesinlikle kıvırcık saçlı çocuğa da vurmuştu. Çıktığı Slytherinli kız sayesinde birçok dile dedikodu kaynağı sağlamıştı. Kızın küçük burnuyla karşı karşıya gelen gözleri zihninde şimşek çakmasına sebebiyet olmuşlardı. Yeni kız. Neler duyduğunu kesinlikle biliyordu kızın. Hatta o dudaklarından dökmeden ezbere söyleyebilirdi. “Benim hakkımda, neler duymuş olabilirsin ki?” Bu mütevazı yaklaşımının kesinlikle işe yaramadığının farkındaydı, küçük de olsa insanlara asla yalan söyleyemez; rol yapamazdı. Masanın merkezine az önce koyulan kupanın bir tanesini pembe elleriyle sararken gözlerini tarçın serpiştirilmiş biranın köpüğünden alarak, önce çevresine bakındı; daha sonra kızın beyaz yüzüne çevirdi. “Aslında bakarsan benim de kulağıma gelen birkaç dedikodu var, senin hakkında. Yüzüne yerleşen hafif gülümsemeyi kaymak birasına gömülerek gözlerden uzaklaştırmıştı.

Sayfa başına dön Aşağa gitmek
 
Üç Nokta
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
 :: Sihir Dünyası - İngiltere :: Hogsmeade :: Üç Süpürge-
Buraya geçin: