Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.



 
AnasayfaLatest imagesKayıt OlGiriş yap

 

 Merhaba İngiltere

Aşağa gitmek 
3 posters
YazarMesaj
Shae Cotillard
Visientia
Visientia
Shae Cotillard


Mesaj Sayısı : 41
Kan Durumu : Visienta
Özel Yetenek : Zihin Kontrolü.
Yaş : 31

Merhaba İngiltere Empty
MesajKonu: Merhaba İngiltere   Merhaba İngiltere Icon_minitimePaz Mayıs 27, 2012 11:19 pm


Merhaba İngiltere 6yc3f


Güneş ışığı odaya zar zor giriyordu. Ufak pencereden yansıyan ışık odanın tam ortasına düşüyordu. Hemen dağlıyor ve bir daha kendini belli etmeye çekiniyor gibiydi. En karanlık köşesine eski bir yatak atılmıştı. Yatağın üzerinde ufak bir beden uzanmış, gözlerini kapatmıştı. Sarı, parlak saçları odayla tamamiyle zıttı. Başında bekleyen kadın gözlerini tek bir noktaya dikmişti. O da öylesine genç görünüyordu ki kızın onun olduğuna kimse inanmazdı zaten. Oysa onun kızıydı, kendinden bir parçaydı ve yatağın üzerinde masumca uyuyordu. Genç kadının dudaklarından sözler ritimi bir mırıltıyla çıkıyordu. Her annenin söylediği ninnilerden farklı gibiydi. Oysa her italyan kadınının küçüklükten beri ezbere bildiği türkülerdi bunlar. Annesi Shae'ye söylemişti, şimdi genç kadın kendi kızına söylüyordu. Oysa anne olmaktan hala çok uzaktı sanki. Kızına bakmak şöyle dursun İngiltere'de kendine nasıl bakacağından bile habersizdi. İkinci sınıf bir motelin en kötü odasını kiralayabilmiş, kim bilir kimlerin işi pişirdiği yatakta kızını uyutuyordu. Sarhoşlar gelirdi buraya, her gece kadın bulduklarında atmak için gelirlerdi. Tonlarca birayı burada da mideye indirir, sonra başkalarının yanındaki kadınlarada sarkardı. Bu yüzden Shae geceleri dışarı çıkmıyordu. Ya birini öldürürdü, yada kızını alıp çeker giderdi. Sonrada yapacak bir şeyi yoktu. Sokakta kalmış bir kadına ve kızına kimse ev filan vermezdi. Ne olduğu belli olmayan ikili için hayat çok zordu. Genede yaşananlardan sonra bir iş buluncaya kadar bununla yetinmesi gerketiğinin farkındaydı. Bu yüzden bu yıkık dökük odanın her yanına razıydı. Kızını üşütmekten koruyan bir yer olması yetiyordu onun için şimdi.

Babası güçlü bir adamdı Shae'nin. Genç kız bunların hepsini bilmesine rağmen daha fazla acınası küçük kız olmak istemiyordu. Kendi ayakları üzerinde durmayı öğrenmeliydi. İntikamını almıştı, şimdi sıra ayakta durmaktı. Bunu başarabilecek tek kişiyse bu kızdı. Genede burayı bilen birinden yardıma da hayır diyemezdi doğrusu. Bu yüzden buluşmayı kabul etmişti babasının dediği bu adamla. Adresi alel ade bir motel olarak vermiş ve buluşma saatini kızının uykusuyla çakıştırmak adına özel olarak ayarlamıştı. Bu yüzden kalkmıştı işte kızının yanından. Mavi gözleri kızının kıvır kıvır saçları üzerinde yoğunlaştı. Tatlı bir gülümsemeyle baktı ve hemen ardından ceketini alarak odayı terk etti. Üzerine giydiği mavi kot ceket altındaki kotla takımdı. İçinde koyu kırmızı bir tişört vardı. Siyah topuklu ayakkabıları tahta zemine her indiğinde sesi koridorda yankılanıyordu. Tam on altı tak sesinin yankısının ardından merdivenlere ulaştı genç kadın. Birkaç basamağı son derece rahat indi. Sonrakileri hızla inip bakışlarını ortama çevirdi. Etrafta yeni yeni sarhoş olmaya başlamış birkaç adam vardı. Shae içeri girince başlarını kaldırmış, gecenin ilerleyen saatlerini düşünerek pis sırıtışlarıyla genç kadını süzmüşlerdi. Aldırmadı bakışlara. Boş bulduğu bir masaya ilerledi. Beklemek adına oturdu ve bir bira söyledi. Birayı yudumlarken etrafını sakince inceliyordu. Bardağını gücünü kullanarak iki eli arasında sürükleyip duruyordu ama mugglelar bunun içinde bir büyü olduğunu asla anlamayacağı için çok rahattı. Bu rahatlığı hiç bozmadan gelecek misafiri beklemeye koyuldu.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Pade Kistler
Visientia
Visientia
Pade Kistler


Mesaj Sayısı : 875
Kan Durumu : Pure
Özel Yetenek : Telepati.

Merhaba İngiltere Empty
MesajKonu: Geri: Merhaba İngiltere   Merhaba İngiltere Icon_minitimePtsi Mayıs 28, 2012 6:32 pm

İsveç'in temiz ve insanı tazeleyen havasını sonuna kadar açtığı camdan kafasını uzatıp içine çekmişti Pade uyanır uyanmaz, gülümseyerek güne başlaması için bu güzel bir rutindi. Dün gecenin gerginliği geçtiği ve işler yoluna koyulduğu için mutluydu, gerçi artık evde iki değil üç kişilerdi ve üçüncü kişinin bir vampir olduğu her aklına gelişinde garip bir tedirginlik sarıyordu zihnini. Fakat bu tip küçük endişelerle rahatsız olamayacak kadar amacına odaklıydı genç visientia, günlük kıyafetleriyle yattığı için üzerini değiştirmesine gerek kalmadan aşağı indi. Giriş kapısında birçok yıldır duran zinciri artık kırma zamanı gelmişti, çünkü Lisbeth'e istediği zaman beslenmek için dışarı çıkabileceğini söylemişlerdi. Kapının arkasına, yani bu saatte pek dolu olmayan sokağa geçmek pek zor olmamıştı Pade için. Yakındaki bir fırından yeni pişmiş ekmeklerin kokusu yayılırken içinde bulunduğu sokağa, konsantre olup yaşlı ve paslı zinciri kırdı visientia. Cebinde taşıdığı ama kullanmanın daha hiç nasip olmadığı anahtarı eline alıp kapıyı açtı, demirden kapının menteşeleri isyan edercesine gacırdarken hiç beklemediği bir şey oldu. Zihninin gerilerinde bir yerde az önce orada olmayan bir kaşıntı meydana geldi, telepatik bir bağlantı kurmaya çalışıyordu biri onunla ve büyük ihtimalle bu ülkeden değildi bu kişi. Çünkü gerçekten zayıf bir etki hissediyordu, onunla bağlantı kurmak isteyen bir visientia olduğu gerçeği merakını arttırmıştı. Gelen bağlantıya izin verdi ve konuşan sesi duyduğunda merak yerini garip bir sıcaklığa bıraktı, konuşan kişi aile dostu diye nitelendirilebilecek biriydi fakat Pade'in gözündeki değeri bundan fazlaydı. Çünkü bu adam birçok visientianın aksine garip bir dokuya sahip visientia politikasından uzak durmaya karar vermiş ve kendine normal denebilecek bir hayat kurmuştu. Tabii adam hal hatır sorduktan sonra konuya girdiğinde, hayatının pek de normal olmadığını öğrenmişti genç visientia. Elinden gelen her şeyi yapacağını söyleyerek adamı teskin etti ve binasına girdi. Duydukları endişesini azaltmıştı görünüşe göre bağlantının diğer ucundaki visientianın, çünkü kısa bir süre sonra yeniden temasa geçeceğini söyleyip zihni sohbetlerini sonlandırmadan önce küçük bir espri yapmayı denemişti. Bu zayıf çabaya nezaketen gülen ve bir ırkdaşına, önemsediği bir ırkdaşına yardım etme şansına sahip olduğu için mutluluk duyan Pade güzel bir kahvaltı hazırladı evdeki ahali için.

Kahvaltı sona erdikten en fazla iki saat sonra yeniden telepatik çağrının garip hissini duyumsadı ve evdekilere bu gece özel bir işi olduğunu söyleyip binasından dışarı çıktı. Kapıyı arkasından kapatırken adamın, zihnine girmesine ve anlatacaklarını anlatmasına izin verdi. Birçok kez tekrarlanan teşekkürlerden başka işe yarar tek bilgi bir adresti. Tabii bu adrese neden gideceği de tam kesinlik taşımıyordu. Adam tam olarak geri getirmesini istememişti kızını, büyük ihtimalle yalnızca iyi olduğunu bilmek ona yetecekti. Aile meselelerinden pek anlamasa da adamın böyle düşünmesinin iki olası nedeni olabileceğini mantık kurarak bulabildi, ya kızını iyi yetiştirmiş ve artık onu özgür bırakması gerektiğini anlamıştı ya da kızından ölesiye korktuğu halde ona olan sevgisi ondan habersiz kalmayı imkansızlaştırıyordu. Her halükarda verilen adrese gitmeye kararlıydı Pade, önceki gün harcadığı gücü 7-8 saatlik uyku sonrası neredeyse tamamen geri kazanmıştı. Tenha bir bölge bulduktan sonra Londra'da bulunan Paternoster Meydanı'na açılan bir geçit oluşturdu, aklında canlandırdığı sahne sürgüne gönderilmeden öncesinden hatırladığı bir kilisenin içiydi ve kara deliğin arkasına adım attığında kilisenin restore ediliyor olduğunu fark etti. Şansın kendinden yana olması onu hep mutlu ederdi zaten, adres bilgisinde tarif edilen moteli sora sora bulmaya karar verdi çünkü elinde bir harita ya da ona benzer herhangi bir şey yoktu. İnsanlarla iletişime geçmek onun için pek sorun olmazdı normalde fakat motelin adını söylediğinde insanlar pişmiş pişmiş gülüyorlardı, mekanı bulup içeri girdiğinde ise neden sırıttıklarını anladı Pade. Birçok eski masadaki birçok eski sandalyede birçok paspal erkeğin kucağında birçok aynı durumda kadın vardı, pek az yalnız oturan erkek ve ondan da az yalnız oturan kadın-daha doğrusu yalnızca bir tane- vardı. Böyle bir manzara, hızlı adımlarla kadının oturduğu masaya ilerleyip karşısına çektiği bir sandalyeye kurulmasına neden oldu. Elindeki bira bardağıyla oynayan kadına-kadın demek için gerçekten kendini zorlaması gerekiyordu Pade'in- gülümsedi ve ardından konuşmaya başladı, sesi sanki kendi kendine konuşurmuş gibi samimiydi. Karşısında bir visientia vardı ve tek başına bu bile onu Pade'in nazarında değerli kılıyordu.
“Merhaba Shae, ben Pade. Neden geldiğimi az çok biliyorsundur sanırım. Buluşacak daha pis bir yer yok muydu acaba?”
Son cümlesini şakayla karışık söylemişti fakat biliyordu ki böyle iğrenç kokan bir yerde uzun süre kalırsa kesinlikle güçlerini köreltirdi tatlı ve insanı tazeleyen kokularla konsantre olan bir visientia.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
https://whisperofthemagic.yetkin-forum.com/t1248-pade-kistler
Shae Cotillard
Visientia
Visientia
Shae Cotillard


Mesaj Sayısı : 41
Kan Durumu : Visienta
Özel Yetenek : Zihin Kontrolü.
Yaş : 31

Merhaba İngiltere Empty
MesajKonu: Geri: Merhaba İngiltere   Merhaba İngiltere Icon_minitimePerş. Mayıs 31, 2012 3:46 pm


Karşısına çekilen iskemleyle kafasını kaldırdı genç kadın. Oturan adama gözlerini dikti. Buradaki sarhoşlardan daha farklıydı. Bu yüzden sesinin tınısından bile Pade olduğunu anlayabilmişti. Genç adam kadına sözlerini sarf etmesinin ardından cümlesini bir espiriyle bitirmeye çalıştı. Oysa en olmadık şeye temas ettiğinin farkında değildi. Genç kadın gözlerini masaya devirerek birasından bir yudum daha aldı. Bardağın tuacağıyla oynarken kendi kendine düşündü bir süre. Yaşadıklarının getirileri çok ağırdı ama seçimlerini yapması gerekiyordu artık. Babasının yanında yaşayan küçük kız olamazdı. Hem kızını büyütürken artık ona anne demesi gerektiğini öğretmeliydi. Hayatı boyunca annesini abla bilmek kadar sarsıcı bir şey olamazdı. Öğrenmeliydi kızı. Yaşananlar için belki erkendi ama annesiyle büyümeye ve onu öyle benimsemeye ihtiyacı vardı. Bu yüzden yeni bir hayata, yeni bir ülkeye gelmişti genç kadın. Geride bıraktıklarını sonsuza dek orada kalmaya mahkum etmişti. İşlediği cinayet onun tek eksisi olarak kalacaktı. Alınmamış bir intikam, ödenmemiş bir borç yoktu artık. Bir hayat verilmiş, bir hayat alınmıştı. İkisi de istenmeyerek zorla yapılmıştı. Şimdiyse geriye kalan günahların tek şahidi Shae'ydi.

Birasını masada biraz itekledi. Gözlerini düşüncelerden kurtarak adama dikti. Genç bir adamdı ama çok şey görmüş olmalıydı. Babası başka türlü ona güvenmezdi. Onlanları düşüncelerinden geçirdiğinde aslında kimseye güvenmemesi gerektiğinin farkındaydı ama başka çaresi kalmamıştı. Böylece ikna olmuştu belkide buluşma işine. Yardım işine ve babasının ondan haber almasına. Gücünü kullanmak gibi bir şeyi uzun süredir yapmamıştı, zaten istemiyordu da. Yapabileceklerini gördükten sonra çekiniyordu. Bu yüzden buluşma yeri böylesine pis, Shae böylesine anlayışlıydı. Gülümseyen bir yüz ifadesiyle konuşmaya başladı. "Biliyorum ve buluşacak daha pis yerler gördüm ama onlarada paramın fazla geleceğini düşündüm. Lükslerimizden vazgeçmemeliyiz." Sözlerinin hemen arkasında yaptığı vurgulu tınının adama ulaştıüından emindi. Burada olmak istemiyordu, bu hayatıda istemiyordu. Kızıyla beraber yaşayacağı sessiz bir hayat ona yeterdi. Mutlu bile olurdu hatta ama genç kadına bu sunulmamıştı. Bir beyaz atlı prensi, seveceği erkeği, kızının babası yoktu. Zorla sahip olunmuş bir benlik ve geriye bırakılan bir meyve vardı. O da bunlarla yetinmeliydi.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Chasity Cotillard
Visientia
Visientia
Chasity Cotillard


Mesaj Sayısı : 23
Kan Durumu : Kutsal, ticivizci Papa'ymış benim babam u.u
Rp Partneri : Höee?!

Merhaba İngiltere Empty
MesajKonu: Geri: Merhaba İngiltere   Merhaba İngiltere Icon_minitimeC.tesi Haz. 02, 2012 12:57 am

    Minik yüzündeki kocaman, mavi gözler tatlı bir ışıltıyla parladı. Az evvel ablasının yanında girmişti buraya. Deminden beri insanların onu fark etmiyor olmasını garipsememişti bile. Bu tarz şeylere alışıktı küçük kız, ablasının güçlerinden haberdar olmasa da onun harika bir insan olduğunu, kendisinin de onun gibi farklı olduğunu biliyordu. Kıvır kıvır, sarı saçlarıyla oynadı yaklaşan bir adamla. O da kendisini fark etememişti ama çocuk başından beri masmavi gözleriyle onun her hareketini takip ediyordu. Masanın altına geçti sandalyede oturmaktan sıkılıp. Konuşmaması gerektiğini biliyordu, Shae tembihlemişti. Gerçi uykusu da gelmişti, huysuzluğu üstündeydi. Fakat mucize eseri bu sefer oldukça söz dinleyen bir kız olmuştu. Sonra masanın altından çıktı, koşturmaya başladı sağa sola. Bir adamın tekine bakıyor, sonra başka bir adama geçiyor, onlar arasında ablasının gücü sayesinde görünmeden dolaşıyordu. Bir kaç dakika böyle oyalandı. Fakat, bir şey oldu bir anda, hiç bir şeyin farkında olmadan etrafta minik bedeniyle tin tin dolaşan kızı göremeyen insanlardan biri ansızın ayağa kalktı, kıza geriye fırlayan sandalye çarptı. Çarpmanın etkisiyle düşen ufaklık neye uğradığını daha anlayamadan adam geriye doğru ilerlemiş, kızcağızın eline basmıştı tüm ağırlığı ile. Ansızın çığlık attı küçük Chasity. O an insanların bakışları üstünde toplandı. Bir ufaklığın eline bastığını çığlığı duyar duymaz fark eden adamcağız, şok içinde bakarak ayağını çekti. Az evvel olmayan bu ufaklık nereden çıkmıştı? ''Açiyoooo, açiyoooo!'' diye ağlayan ufak Chasity, neredeyse olduğu yerde tepiniyor, yanan minik parmaklarına üflüyordu arada. ''Püff, püff, tok açiyoo!'' Bir yandan da avaz avaz bağırarak ağlıyordu. Mavi gözleri, uzun kirpikleri ıslanmıştı. Sonra elini ablasına uzattı. ''Çaaayeee, açiyooo!'' diye bağırdı ona ağlayarak, düştüğü yerde de tepinerek.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
Pade Kistler
Visientia
Visientia
Pade Kistler


Mesaj Sayısı : 875
Kan Durumu : Pure
Özel Yetenek : Telepati.

Merhaba İngiltere Empty
MesajKonu: Geri: Merhaba İngiltere   Merhaba İngiltere Icon_minitimePaz Haz. 03, 2012 10:53 pm

Kadının bakışlarından, kötü bir başlangıç yaptığını anladı genç visientia ve aptallığına lanet etti. Nerede buluştuklarının ne önemi vardı ki? Zaten buraya gelme amacı bu kadına yardımcı olmak değil miydi? Derin bir nefes alan Pade, kadının bira bardağıyla oynayışını izleyerek bir müddet sessiz kaldı, neden sonra konuşmaya kafasını kaldırıp kendisini inceleyen bakışları yeniden karşıladı. En ufak bir hor görme ya da küçümseme bulunmuyordu geniş omuzlara sahip visientianın, karşısındaki ince yapılı ırkdaşına duyduğu saygı vardı sadece ve belki de biraz sempati duyuyordu. Kadının buruk bir gülümseme ile konuşmaya başlaması ve sözlerini bitirirken sesinin tonunu değiştirmesi mutsuzluğunu açıkça belli ediyordu. Pade konuşması gerektiğini fark etti ama bir dakika kadar ortamdaki rahatsız edici sessizliğe bıraktı kendini, tüm masalarda ayrı muhabbetler dönerken garip çiftin oturduğu masa mutlak bir sessizlikle kuşanmıştı adeta. Saatin geç olduğunu biliyordu ve daha fazla vakit kaybetmek istemediği için dudaklarını aralayıp konuştu.
“Baban bana kötü şeyler yaşadığını ve yardıma ihtiyacın olabileceğini söyledi, neler yaşadın bilmiyorum fakat kalacak bir yere ihtiyacın varsa geçici olarak benim yanımda kalabilirsin. Gerçi iki dostum benimle yaşıyor şu an ama sana bir oda ve yeterince mahremiyet sağlayabilirim emin ol. Böyle iğrenç bir yerde buluşmak sorun değil bunu anlayabilirim fakat burada yatmak? Sen, böyle yerlerde sürünmemesi gereken bir varlıksın.”
Aslında ırkçılığını burada vurgulamaması gerektiğini biliyordu fakat içine işlemişti neredeyse bu düşünce, kendini ve diğer visientiaları üstün görüyordu. Tabii bazı geri kafalılar hariç. Kadına düşünmesi için zaman vermeye karar verdi ve etrafı gözlemlemeye başladı. O sırada duyulan bir patırtı dikkatini bitişikteki bir masanın dibinde ağlayıp sızlayan bir ufaklığa çekti. Küçük çocuğun gözyaşları garip bir şekilde etkilemişti genç visientiayı ve çocuğun, Shae'ye doğru uzanan elleri kafasını karıştırmıştı.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
https://whisperofthemagic.yetkin-forum.com/t1248-pade-kistler
Shae Cotillard
Visientia
Visientia
Shae Cotillard


Mesaj Sayısı : 41
Kan Durumu : Visienta
Özel Yetenek : Zihin Kontrolü.
Yaş : 31

Merhaba İngiltere Empty
MesajKonu: Geri: Merhaba İngiltere   Merhaba İngiltere Icon_minitimeÇarş. Haz. 06, 2012 1:02 pm

Karşısındaki adamın döktüğü sözleri dinlerken bir taraftanda aşağı inmiş olan Chasity'i izliyordu. Genç kadın sarı saçlarını geriye atmış etrafta koşuşturan kıza bakarken gülümsedi. Birkaç yıl önce onun varlığı bile imkansızken şimdi öylesine şirin koşturuyordu ki. Aslında ne kadar berbat bir başlangıç yapmışlardı onunla. Kendi kızına abla dedirtmek zorunda kalmıştı. Babasının yaptıkları olmasa buraya kadar gelemezdi genç kız, genede daha fazla ona sarılamazdı. Kızının sorumluluğunu almalıydı. Babası bir kız çoktan büyütmüştü. Şimdi kendine yetmeliydi bu kız. Aslında sadece kendine değil, haksız bir biçimde dünyaya gelmiş ufak bir çocuğa da yetmeliydi. Bunu yapabileceğinin bilincindeydi genç kadın. Şimdi böylesine pis bir yerde yaşıyor olmasının veya parasız kalmasının hiçbir farkı yoktu. Kızına bir şekilde yetecekti. Gözlerini karşısında duran adama dikti. Hafifçe gülümseyen adam bir şeyler teklif etmişti. Aslında bu teklifi kabul edebilirdi genç kadın amam babasından geldiğini bilmeseydi. Aslında bunu da çözebilirlerdi ama bir anda olanla her şey kafasına dank etti. Hızla yere savrulan ufaklıkla ne olduğu şaşırdı Shae. Gözlerini biraz önce kızın eline basmış olan adama hınçla dikti. Bu sırada ağlayan Chasity elini Shae'ye uzatıp o tatlı sesiyle adını haykırınca hemen kalktı genç kadın. Kızın yanına uçarcasına gidip kucakladı küçük kızı. Ağlayan yüzünü avcunun arasına alıp okşadı. Bir taraftanda konuşuyordu. "Tamam tatlım geçti, bak ben burdayım. Tamam geçti." Kız kucağında masaya geri dönerken oturmaya bile yeltenmedi. Gözlerini olanlarla şaşırmış adama dikti. Hafifçe gülümseyip konuştu. "Teklifiniz için teşekkür ederim, lakin gördüğünüz gibi kabul edemeyeceğim. Size iyi günler dilerim." Hızlı adımlarla adamın yanından geçip giderken bir taraftanda Chasity'nin kıvırcık sarı saçlarıyla oynuyordu. Artık gülümsemeye başlamış ufaklıkla konuşuyor ve biraz önce acıyan elini tamamen unutmasını sağlıyordu. Merdivenleri çıkarkan genç kadın artık biliyordu. Ne pahasına olursa olsun kızını burada çürütmeyecekti ve kendi bir yer bulacaktı.
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
 
Merhaba İngiltere
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
 :: Şehirler :: Londra :: Paternoster Meydanı-
Buraya geçin: